Hayatımızın her yanını saran yapay ve sentetiklikten biraz uzaklaşmak için bitkisel ilaçlara ve diğer doğal ürünlere bir yolculuk yapalım, bilimsel bakış açısıyla doğal ürünleri değerlendirelim istedim.. Görüş ve yorumlarınız benim için her zaman çok önemli olacaktır.
Soğuk kış gecelerinin vazgeçilmezi Papatya çayı.. Ne yazık ki papatya falı baktığımız o kadar çok bitki var ki.. Papatya diye aldığımız, topladığımız hatta çayını yaptığımız. Aklıma gelenleri aşağıda derlemeye çalıştım. Tıbbi papatya yani ülkemizde bilinen adıyla Mayıs papatyası , “Matricaria chamomilla (M. recutita)” bitkisinin kurutulmuş çiçekleridir. Ülkemizde ve dünyada yaygın olarak kullanılan Mayıs papatyasını diğer papatya benzeri çiçeklerle karıştırmamak gereklidir. Karışırsa hem zehirlenmelere sebep olabilir, hem de beklenen hafif sakinleştirici etkisi ortaya çıkmaz. Mayıs papatyasının çiçekleri küçüktür. Sarı renkli tüpsü çiçeklerin bulunduğu, içi boş orta kısım, koni şeklindedir ve bir sıra beyaz renkli dilsi çiçekle çevrilidir . Bu, mayıs papatyasını öteki papatyalardan ayıran en önemli özelliktir. Ayrıca mayıs papatyası çiçeğinin özel, yoğun, hoş bir kokusu vardır ve tadı da acımsıdır. Yukarıdaki resimde de Mayıs Papatyasının daha
Vincent Van Gogh'un Yüksükotu ve Pelinotu ile imtihanı.. Çok alakasız gibi gözükse de yazımı okuyunca Van Gogh'un hayatını ne kadar etkilediklerini göreceksiniz.. Vincent Van Gogh 1853-1890 yılları arasında yaşamış, ömrünün son on yılı boyunca yaklaşık 900 suluboya/yağlıboya resmi ve 1100 karakalem çalışma üretmiş, en meşhur eserlerini ise ömrünün son iki yılında yapmış dünyanın en tanınan bilinen ressamlarından biridir. Van Gogh’un çalkantılı ve zor hayatı, tablolarındaki farklılıklar, dalgalanmalar Van Gogh hakkında çok farklı hikayelerin anlatılmasına sebep olmuştur. Van Gogh’un fiziksel ve mental çok fazla rahatsızlıkları olduğu bilinmektedir. Van Gogh’a konulan manik depresif, bipolar kişilik bozuklukları ve epilepsi teşhislerinin tedavisinde doktoru tarafından Digitalis verildiği söylenir. Bunun sonucunda da Van Gogh’un Digitalis toksisitesine maruz kaldığı düşünülmektedir. Bu toksisitenin neden olduğu sarı görme (Xanthopsia) sonucu tablolarındaki o sarı
Gün geçmiyor ki uçucu yağlar ile ilgili tanıtımlar reklamlar karşımıza çıkmasın. Uçucu yağlar bitkilerden elde edilen, oda ısısında sıvı olmakla beraber kuvvetli kokulu, 40 o C’ nin üzerinde uçucu olan karışımlardır. Uçucu yağlar parfümeride, aromaterapide, ilaç sanayinde, kozmetik endüstrisinde, yiyecek ve içeceklere aroma verilmesinde ve bunların dışında birçok farklı alanda kullanılır. Özellikle aromaterapinin son yıllarda yaygın olarak kullanılması uçucu yağların önemini bir kat daha artırmış, kullanımını yaygınlaştırmış ve bununla beraber de uçucu yağlarla ortaya çıkan riskleri de gündeme getirmiştir. Lavanta (1) Elbette bir başka yazımda uçucu yağların faydalı etkilerinden bahsetmek istiyorum. Güzel kokularının yanında antibiyotikten sakinleştiriciliğe o kadar önemli etkileri var ki aslında dikkatli kullanımla zararlı etkileri bertaraf edilerek tüm faydalı etkileri öne çıkarılabilir. Şimdi kısaca uçucu yağlar kullanılırken dikkat edilmesi gerekenler: Seyreltilme
Kurkumin Yapılan araştırmalar zerdeçalın en önemli etken maddesinin Kurkumin olduğunu göstermiştir. Kurkumin lipofilik yani yağda çözünen fenolik bir madde olup, suda çözünürlüğü çok düşüktür. Bunun yanında asidik mide pHsına oldukça dayanıklı bir maddedir. Kurkuminin antioksidan ve antienflamatuvar özellikleri pek çok çalışma ile gösterilmiştir. Zerdaçalın göstermiş olduğu etkilerin de potansiyel olarak bu madde ve türevlerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Peki Kurkumin mi Zerdeçal mı kullanılmalı ? Zerdeçal genel olarak baharat ve gıda olarak kullanılırken, kurkumin gıda takviyesi olarak kullanılabilecek bir maddedir. Araştırıldığı zaman her ikisi de benzer oldukça faydalı etkiler gösterecektir ama benim kişisel tercihim bitkiden elde edilen saf madde yerine tüm bitkiyi ya da ekstresini kullanmak yönündedir. Bu tercih ancak hekim tarafından tedavide doğrudan kurkumin önerilmişse elbette değişecektir. Zerdaçalın etkisi daha çok önleyici ve koruyucu şekilde ortaya çık
Son haftalarda Covid-19 vaka sayılarının hızla artması sebebiyle tedavide yeni arayışlarla da çok fazla karşılaşıyoruz. Standart tedavi protokolü ülkeler arasında değişiklik gösterse de halen ülkemizde antiviral favipiravir ile tedaviye başlanıyor, ve tedavi antikoagülanlar, vitaminler, analjezik ve antienflamatuvar ilaçlar, mukolitikler, antikor ya da immunplazma tedavileri ve hastalığın ilerleyen dönemlerinde de steroitler şeklinde geniş bir spektrumda uygulanıyor. Başta Amerika olmak üzere diğer bazı ülkeler antiviral ilaç olarak remdesiviri tercih ederken aslında yapılan çalışmalar bu antiviral ilaçların SARS-Cov-2 üzerinde etkinliğinin yeterli düzeyde olmadığını gösteriyor. Dolayısıyla tüm dünyada aşı çalışmaları hızla devam ederken diğer taraftan da yeni ilaç arayışları, yeni destek tedaviler sürekli gündeme geliyor. Son günlerde basında en çok adını duyduklarımızdan biri ise Kekik ve Kekik yağı. Ülkemizde kekik adıyla bilinen en az 5 cins var. Benzer kokuya sahip olan bu cin
KIŞA GİRERKEN GREYFURT / GREYFURT SUYU Kış ayları yavaş yavaş yaklaşırken marketlerde mandalinaları, portakal, greyfurtları görmeye başladık bile. Bu narenciyeler özellikle C vitamini, potasyum ve lif içeriği açısından oldukça zenginler. Sağlıklı ve zinde bir kış geçirmek için de bol bol tüketmemiz gerekiyor. Ancak greyfurt ya da greyfurt suyunun faydalarının yanı sıra özellikle kalp hastaları başta olmak üzere kişinin kullandığı diğer ilaçlarla etkileşim yapabilmesi sebebiyle kış döneminde özellikle dikkatli tüketilmesi gerekiyor. Greyfurt suyu ile etkileşim yapabilecek bazı ilaçlara örnekler verelim: 1. Kolesterol düşürmede kullanılan Statinler Ör: Atorvastatin (Lipitor), Simvastatin (Zocor) gibi 2. Yüksek tansiyonda kullanılan bazı ilaçlar, özellikle kalsiyum kanal blokörleri Ör: Nifedipin (Adalat, Nidilat gibi); Verapamil (İsoptin vb) 3. Diazepam, Buspiron gibi anksiyolitik, sakinleştirici ilaçlar 4. Bazı kortikosteroitler Ör: Budesonit (Pulmicort, İnfla
Matricaria recutita Papatya en eski, en çok kullanılan, en fazla araştırma yapılmış ve genellikle çok farklı tıbbi amaçlarla kullanılabilen bir tıbbi bitkidir. Papatya olarak bilinen bitkiler genel olarak Mayıs papatyası ( Matricaria recutita / M. chamomilla ) ya da Alman papatyasıdır ( Chamaemelum nobile / Anthemis nobilis, Roman papatyası ). Papatya karşımıza çok farklı formlarda çıkabilir. Farklı toz formlarının yanında papatya çiçekleri geleneksel olarak tedaviye yardımcı olması amacıyla soğuk algınlığı belirtilerinin giderilmesinde, şişkinlik ve spazmlar gibi hafif gastrointestinal problemlerde, mide ülserlerinde, ağız ve boğaz yolu enflamasyonlarında, egzamalar ve hafif dermatolojik problemlerde kullanılabilmektedir. Ayrıca papatya sulu ekstrelerinin hafif sakinleştirici ve uyku bozukluklarında destekleyici olarak etkili olduğu da bilinmektedir. Papatya ile hazırlanan sıcak suyun buharının soğuk algınlığına iyi geldiği, papatya çaylarının bebeklerde kolik tedavisind
Lavantanın faydalı etkilerinden daha önce bahsetmiş, sakinleştirici etkisi ile öne çıktığını fakat bunun yanında antibakteriyelden, antispazmodikten yara iyileşmesini hızlandırmaya kadar çok sayıda etkisinin olduğunu belirtmiştim. Çok sayıda da klinik çalışma örneği vermiştim. " Lavanta ve güzellik, sağlık, huzur, şıklık, sanat.. " başlıklı yazım için tıklayınız . Bugün internette dolaşırken Journal of Herbal Medicine'da son 3 ayda en çok indirilen makaleler arasında girmiş "lavanta yağı" ile ilgili bir makale karşıma çıktı. Migrenin önlenmesinde lavanta uçucu yağının etkisi (randomize çift körlü ve plasebo kontrollü) bir klinik çalışma ile araştırılmış. Annem kronik migren hastası.. Çocukluğumdan bugüne migren ile muhatap olan bir kişi olarak bu çalışma hemen ilgimi çekti. Genel olarak migren tedavisinde kullanılan çok sayıda ilaç olmakla birlikte bu ilaçların büyük çoğunluğu migrenin önlenmesine, atak sıklığının ve atakların ağırlığının azaltılmasın
Bugün günlük hayatta hepimizin tükettiği tıbbi bitki çaylarını en doğru şekilde nasıl hazırlayabileceğimizi anlatmak istiyorum. Bu temel yöntemleri bildikten sonra hem daha lezzetli hem daha etkili çaylar hazırlayabiliriz. Bitki çayı hazırlama yöntemleri “demleme (infüzyon)” ve “kaynatma (dekoksiyon)” olmak üzere ikiye ayrılır. Demleme yöntemi taze bitkilere, çiçek ya da yaprak gibi kurutulmuş bitki parçalarına uygulanır. Örneğin ıhlamur, nane, papatya çayları demleme yöntemi ile hazırlanır. Bu yöntemde ufalanmış bitki parçaları üzerine kaynar su dökülür. 15 dk bekletilerek demlenir ve süzülür. Bu işlem sırasında uçucu maddelerin uzaklaşmaması için kapağı kapatılabilen klasik bir demlik ya da her yerde bulunabilecek bitki çayı hazırlama fincanları kullanılabilir. Özellikle uçucu maddelerce zengin, etkili maddeleri yüzeyde taşıyan yaprak ya da çiçek halindeki bitkilere uygulanan bu yöntem ile hem bu uçucu maddelerin bozunması hem de kaynatma ile uzaklaşması engel
Uçucu yağlarla ilgili yazımı hazırlarken çok güzel birkaç görselle karşılaştım. Bunlar bitkilerde bulunan “salgı tüyleri” bir diğer adıyla “glandular trichomes”. Salgı tüyleri en basit olarak özellikle tüylü ve kokulu bitkilerin yüzeylerinde bulunan uçucu yağları salgılayan ve depolayan organlar olarak tanımlanabilir.. Bir kaç örnek fotoğrafı paylaşıyorum: Yaban Gülü salgı tüyleri (1) Leylak salgı tüyü (2) Cannabis salgı tüyleri (Marihuana trichomes - 3) Cannabis salgı tüyleri (Marihuana salgı tüyleri - 4) Salgı tüyleri (5) Salgı Tüyleri (5) Biberiye Salgı Tüyleri (6) 1. http://www.polyploid.net/inplants3/pages/Rosa_palust.html 2. http://www.psmicrographs.co.uk/lilac-trichome-and-stoma--syringa-vulgaris-/science-image/80202432 3. https://www.alchimiaweb.com/blogen/how-make-dry-sift/ 4. https://naha.org/explore-aromatherapy/about-aromatherapy/what-are-essential-oils/ 5. https://www.cbdbusinessblog.com/category/product-review/
Dear Sebnem Harput,
YanıtlaSilGreetings!!
Liked your Blog and your thoughts on herbal remedies "Journey to Nature" is worth reading and Interesting.
Regards,
Katherine
W: https://pharma-drugdesigning.gavinconferences.com/
Email: pharma@pharmacymeetings.net