Kayıtlar

Aralık, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Vincent Van Gogh'un Yüksükotu ve Pelinotu ile imtihanı..

Resim
Vincent Van Gogh'un Yüksükotu ve Pelinotu ile imtihanı..  Çok alakasız gibi gözükse de yazımı okuyunca Van Gogh'un hayatını ne kadar etkilediklerini göreceksiniz..  Vincent Van Gogh 1853-1890 yılları arasında yaşamış,  ömrünün son on yılı boyunca yaklaşık 900 suluboya/yağlıboya resmi ve 1100 karakalem çalışma üretmiş, en meşhur eserlerini ise ömrünün son iki yılında yapmış dünyanın en tanınan bilinen ressamlarından biridir. Van Gogh’un çalkantılı ve zor hayatı, tablolarındaki farklılıklar, dalgalanmalar Van Gogh hakkında çok farklı hikayelerin anlatılmasına sebep olmuştur. Van Gogh’un fiziksel ve mental çok fazla rahatsızlıkları olduğu bilinmektedir.  Van Gogh’a konulan manik depresif, bipolar kişilik bozuklukları ve epilepsi teşhislerinin tedavisinde doktoru tarafından Digitalis verildiği söylenir. Bunun sonucunda da Van Gogh’un Digitalis toksisitesine maruz kaldığı düşünülmektedir. Bu toksisitenin neden olduğu sarı görme (Xanthopsia) sonucu tablolarındaki o sarı

"Yüksükotu - Kurbağa - Zakkum" Nasıl bir ortak özellik olabilir ?

Resim
Digoksin Toksisitesi Son iki yazımda dolaylı olarak yüksükotu ve zararlı etkilerinden bahsettim.  Digitalis purpurea (yüksükotu)   kardiyak glikozitler adı verilen digoksin ve türevlerini içeren bir bitkidir.  Tedavide bitkisel etken madde elde edilmesi amacıyla kullanılmakla birlikte bu bitkiye digoksin toksisitesine sebep olması sebebiyle dikkat edilmesi gereklidir.  Böyle olunca digoksin toksisitesine sebep olan diğer bitkileri derlemek istedim.  Sadece bitkiler değil tabii meşhur Bufa kurbağaları da bu gruba dahil.  Yukarıda sayılan bitkilerin bazılarının Türkçelerini yazacağım. Digitalis purpurea - Yüksükotu Nerium oleander - Zakkum Convallaria majalis - Müge Urginea maritima - Adasoğanı Yukarıda resimlerini gördüğünüz bitki ve kurbağada bulunan digoksin ve türevleri kalp yetmezliğinde etkili maddelerdir. Ancak bitkiler ile doğrudan alındığında başta kalp üzerine olmak üzere ciddi toksisiteye sebep olurlar. Digoksin zehirlenmesi bulgularını

Zehirli Bitkiler Rehberi...

Resim
İnternette dolaşırken sık karşılaşılan zehirli bitkilerin listesini kolay anlaşılır şekilde şematize etmiş güzel bir siteye rastladım.  Sitede özellikle dekoratif amaçla kullanılan süs bitkilerinin bir değerlendirilmesi yapılmış. Parklarda bahçelerde sık rastladığımız ya da evlerimizi güzelleştirmek için kullandığımız zaman zaman çiçekli, zaman zaman çiçeksiz ama her zaman güzel bitkiler..  Zehirli ya da toksik bitkilerin hepsi aynı derecede etki göstermezler. Benzer şekilde bir bitkinin meyveleri keyifle yenebilecekken, yaprakları ya da dalları zehirli olabilir.  Yine süs bitkileri de aslında özellikle çocuklar tarafından kolaylıkla ulaşılabilirlikleri açısından dikkat edilmesi gereken bitkilerdir. Ev hayvanları da yine bu toksik bitkiler sebebiyle zarar görebiliyorlar.   Birazdan linkini vereceğim sitede bitkiler Yüksek Toksisite (1), Düşük Toksisite (2), Oksalat Taşıyan deride, ağızda ya da dilde iritasyona sebep olan bitkile (3) ve Dermatite sebep olanlar (4) şeklinde değişi

Bitkisel kökenli ilaç etken maddeleri...

Resim
Yüzyıllar boyunca mineraller, bitkiler ve hayvansal ürünler tedavide ilk başvurulan kaynaklar arasında yer almıştır. Günümüzde tedavide kullanılan ilaçların yaklaşık %25 i ya doğrudan ya da dolaylı olarak bitkilerden türemektedir. Örneğin halen tedavide kullanılmakta olan antikanser ve antimikrobiyal ilaçların yaklaşık % 60’ı doğal kaynaklardan üretilmiştir. En bilinen en sık karşılaşılan bitkisel kökenli etken maddelerin birkaçını sıralamak istiyorum. Bu etken maddelerin birini tedavinizde ya kullanmış ya da tedavisinde kullanan en az bir kişiyi mutlaka görmüşsünüzdür. Digoksin ve Digitoksin – Digitalis purpurea Morfin –  Papaver somniferum Kodein -  Papaver somniferum Rezerpin –   Rauvolfia serpentina Atropin -   Atropa belladonna Kinidin –   Cinchona officinalis Kinin –   Cinchona officinalis Kafein –  Coffea arabia Efedrin –  Ephedra sinica Ergotamin – Secale Cornutum Pilokarpin –  Pilocarpus japorandi Sağlıklı güzel günler dileğiyle bu bitki

Lavanta ve migren..

Resim
Lavantanın faydalı etkilerinden daha önce bahsetmiş, sakinleştirici etkisi ile öne çıktığını fakat bunun yanında antibakteriyelden, antispazmodikten yara iyileşmesini hızlandırmaya kadar çok sayıda etkisinin olduğunu belirtmiştim. Çok sayıda da klinik çalışma örneği vermiştim. " Lavanta ve güzellik, sağlık, huzur, şıklık, sanat.. " başlıklı yazım için tıklayınız .  Bugün internette dolaşırken Journal of Herbal Medicine'da son 3 ayda en çok indirilen makaleler arasında girmiş "lavanta yağı" ile ilgili bir makale karşıma çıktı. Migrenin önlenmesinde lavanta uçucu yağının etkisi (randomize çift körlü ve plasebo kontrollü) bir klinik çalışma ile araştırılmış.  Annem kronik migren hastası.. Çocukluğumdan bugüne migren ile muhatap olan bir kişi olarak bu çalışma hemen ilgimi çekti. Genel olarak migren tedavisinde kullanılan çok sayıda ilaç olmakla birlikte bu ilaçların büyük çoğunluğu migrenin önlenmesine, atak sıklığının   ve atakların ağırlığının azaltılmasın